Merhaba.

Bilindiği gibi önümüzdeki hafta Ramazan Bayramı’nı kutlayacağız.

İki haftadır buradan bir öykü, deneme kaleme almaktaydım.

Bu deneme yazılarıma devam edeceğim.

Lakin şimdilik, araya bir bayram yazısı eklemeyi uygun gördüm.

***

Bildiğiniz gibi insanoğlu fıtratı gereği bazı şeyleri özler ve bazen aynı cümleleri tekrar eder durur.

Bunlardan bir tanesi de klasikleşen “Nerede o eski bayramlar?” cümlesidir.

Herkes eski bayramları aramakta, eski bayramlara özlem duymaktadır.

Yani, her nesil kendinden önceki neslin bayramlarının daha güzel ve özel olduğunu düşünür.

Küçükler, büyüklerden hep eski bayramlara dair özlem cümleleri duymuştur çünkü…

***

Elbette bir saniyesine dahi hakim olamadığımız dünyada, geride kalan, geri gelmeyecek olanı özlemek doğaldır.

Eski bayramlara duyulan özlem de biraz bundandır.

Mesela depremde yerle bir olan şehirlerimiz var, buralarda ikamet eden insanımız, illaki o eski şehrini özleyecek ve o şehirde yaşadığı eski bayramlara hasret duyacaktır.

Yine eski bayramlarda yanımızda yer alan sevdiklerimiz, yakınlarımızdan rahmete kavuşanlar olabilir.

Bu durumda da onlarla birlikte geçirdiğimiz bayramlara hasret duyacağız ve o bayramları arayacağız.

***

Her sene bir yaş alıp büyümüş isek taze mendil alınan, ceplerimize şeker konulan, el öpünce harçlık verilen çocukluğumuzda yaşadığımız bayramları da elbette özleyeceğiz.

Bundan dolayı zaman zaman ‘nerede o eski bayramlar?’ sorusunu sormaya devam edeceğiz.

Peki, eski bayramları aramaya ve özlem duymaya devam ederken başka ne yapabiliriz?

Yapmamız gereken ödev ve görevler yok mudur?

Gelin kısaca bir de onları hatırlayalım…

***

Eski bayramları arayan ve onun nostaljisini yaşayanların yeni bayramları kutlaması ve anlaması şarttır.

Yani, ‘bayramlar bayram olsun’ diyebilmek için bayramları bayram gibi yaşamak gerekir.

Devletin ilan ettiği tatilin bayram tatili olduğu bilincinde olmak gerekir.

Bayramlarımız otel lobilerinde, kumsalda ve havuzda kutlanacak tatil günleri değildir.

Bundan dolayı fırsat ve imkânını bulan memleketine doğru yavaş yavaş kanatlanabilir.

***

Şair şöyle diyor ve soruyor:

“Bayram af günüdür, barış günüdür

Bayramlar rahmete giriş günüdür

Bayram, Hak menzile varış günüdür

Gönlümü verdiğim bayramlar hani?”

Gelin, bu bayram bu soru ve sorulara hep birlikte yanıt verelim, o bayramları arayıp bulalım, gün yüzüne çıkaralım.

Bayramınızı aileniz ve akrabalarınızla birlikte, huzur ve sağlık içinde geçirmenizi temenni ediyorum.

Herkese hayırlı bayramlar…